- Surubu
- ISO 639-3 Code : sdeISO 639-2/B Code : -ISO 639-2/T Code : -ISO 639-1 Code : -Scope : IndividualLanguage Type : Living
Names of Languages ISO 639-3 . 2013.
Names of Languages ISO 639-3 . 2013.
elma şurubu — is. Elmanın şekerle kaynatılmasından elde edilen bir tür içecek … Çağatay Osmanlı Sözlük
kızılcık şurubu — is. Kızılcık özü ile hazırlanan içecek … Çağatay Osmanlı Sözlük
vişne şurubu — is. Taze vişneden içmek için yapılan şurup … Çağatay Osmanlı Sözlük
şurup — is., bu, Ar. şurūb 1) Çok kaynatılarak koyulaştırılmış şerbet Sen hele şu kadayıfın şurubuna bir göz atıver. A. İlhan 2) Çeşitli meyve özleri ve şekerin kaynatılmasıyla elde edilen içecek Vişne şurubu. 3) İçinde çok miktarda şeker bulunan koyu… … Çağatay Osmanlı Sözlük
Kainji-Sprachen — Die Kainji Sprachen bilden eine Untereinheit der platoiden Sprachen, eines Zweiges der Benue Kongo Sprachen, die ihrerseits zum Niger Kongo gehören. Die rund 55 Kainji Sprachen werden von etwa einer Million Menschen in Nordwest und Zentral… … Deutsch Wikipedia
Kainji (Sprache) — Die Kainji Sprachen bilden eine Untereinheit des Platoid, eines Zweiges der Benue Kongo Sprachen, die ihrerseits zum Niger Kongo gehören. Die rund 55 Kainji Sprachen werden von etwa einer Millionen Menschen in Nordwest und Zentral Nigeria… … Deutsch Wikipedia
Kainjisprachen — Die Kainji Sprachen bilden eine Untereinheit des Platoid, eines Zweiges der Benue Kongo Sprachen, die ihrerseits zum Niger Kongo gehören. Die rund 55 Kainji Sprachen werden von etwa einer Millionen Menschen in Nordwest und Zentral Nigeria… … Deutsch Wikipedia
elma — is., bit. b. 1) Gülgillerden, çiçekleri pembe veya beyaz bir ağaç (Pirus malus) 2) Bu ağacın kabuğu parlak, sert, kırmızı, sarı ve yeşil renkte, kokusu hoş, tadı ekşi veya tatlı, dokusu gevrek, ufak çekirdekli meyvesi Birleşik Sözler elmabaş elma … Çağatay Osmanlı Sözlük
Frenk üzümü — is., bit. b. 1) Taşkırangillerden bir çalı (Fibes nigrum) 2) Bu bitkinin genellikle şurubu yapılan, uzun salkım biçiminde, taneleri ufak, kırmızı ve mayhoş yemişi … Çağatay Osmanlı Sözlük
kızılcık — is., ğı, bit. b. 1) Kızılcıkgillerden, yaprak açmadan çiçeklenen iri gövdeli bir ağaç (Cornus mas) 2) Bu ağacın güzün olgunlaşan, kırmızı, tek çekirdekli, reçeli ve şerbeti yapılan, buruk bir tadı olan yemişi Birleşik Sözler kızılcık reçeli… … Çağatay Osmanlı Sözlük